SONER AYDIN

Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri Özgür Çocuk Parkı’nda bir araya gelerek OHAL’e ve KHK’lara karşı ses çıkardı. “OHAL kaldırılsın KHK’lar iptal edilsin”, “Hayır’la gelecek güzel günler” pankart ve dövizlerinin açıldığı eyleme çok sayıda STK ve siyasi parti temsilcisi, KHK’larla işten atılan emekçiler, kadınlar ve öğrenciler de destek verdi. Platform adına açıklamayı gerçekleştiren KESK dönem sözcüsü Kenan Hazar, “Bu hevesleri kursaklarında kalacak. Teslim olmayacağız, bizler kazanacağız” dedi.

“EKMEĞİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ”

Mersin’de KHK’larla toplamda 50’nin üzerinde emekçinin işten çıkartıldığını dile getiren Hazar, emekçilerin açlıkla terbiye edilmeye çalışıldığını savundu. Sendikal hak ve özgürlüklerin KHK’larla ortadan kaldırılmaya çalışıldığını öne süren Hazar, “Açık ki, konfederasyonumuz, sendikalarımız ve üyelerimiz bu yolla biat etmeye zorlanmakta, sendikal eylem ve etkinliklerimizden dolayı pişman ettirilmeye çalışılmaktadır. Sendikal eylem ve etkinlikler nedeniyle haklarında onlarca dava açılan ve tümünde iç yargı ve AİHM kararlarıyla aklanan arkadaşlarımızın bu kez KHK’lar ile açığa alınmaları, ihraç edilmeleri darbe girişiminin nasıl bir fırsata dönüştürüldüğüne dair açık bir örnektir. Ekmeğimize, işimize, aşımıza, geleceğimize yönelik geliştirilen saldırılara fiili, meşru ve örgütlü mücadele ile cevap vereceğiz” diye konuştu.

“MECLİS ORTADAN KALIRILMAYA ÇALIŞILIYOR”

Mecliste görüşmeleri sona eren Yeni Anayasa’ya da değinen Hazar, “Mecliste görüşülen Anayasa değişikliği teklifi ile de sadece kendi tabanına hayat hakkı tanıyan bir ‘tek adam’ rejimi inşa etmenin peşindeler. Eşitlik sağlayacak ve demokrasi getirecek bir sistem değişikliği değil bu. Tam tersi demokrasinin kırıntılarının bile tamamen ortadan kaldıracak bir sistem değişikliği bu. Yerleşik anlamıyla başkanlık sistemi bile getirilen şey. Parlamentoyu ve parlamentonun bütün yetkilerini tamamen elinden alan bir sistem değişikliği. 18 maddeyle diğer bütün yasa maddeleri ilga ediliyor. Yargıyı Cumhurbaşkanına bağlıyor. Yasama yetkisini tamamen Cumhurbaşkanına bağlıyor. Bu değişikliklerle bu yeni anayasayla yüce meclis ortadan kaldırılıyor. Türkiye’de, böylesi bir karanlık tablodan çıkışın tek bir yolu var o da laik, özgür, tam bağımsız ve demokratik bir Türkiye Cumhuriyeti’nin yaratılmasıdır. Bunu hep birlikte başaracağız” ifadelerini kullandı.