SONER AYDIN
Mersin’de yaşanan sel felaketinde 4 kişinin yaşamını yitirmesi ile birlikte Yalınayak Mahallesi içinden geçen Yalınayak Deresi yeniden gündeme geldi. Derede yaşanan facianın ardından ıslah çalışmaları başladı. Ancak derenin üzerinin açılması için etrafında bulunan evlerin yıkılacağı söylentilerine mahalleliden tepki geldi. Mahalle sakinleri derenin yaklaşık 30 yıldır bu şekilde olduğunu, evlerini yaparken kimsenin uyarıda bulunmadığını asıl sorumluların kendilerine yapı izni ve ruhsat verenlerin olduğunu belirtti. Gelir düzeyleri düşük olduğu için gidecek yerlerinin olmadığını belirten mahalleli, kendilerine imkan verilmesi halinde evlerini boşaltacaklarını dile getirdi.
“DERENİN HAVZASI DARALTILDI”
Dere ile ilgili gazetemize konuşan Yalınayak Mahallesi muhtarı Osman Yıldırım, 18 metreküp su geçen derenin 5 yıl önce yapılan ıslah çalışmasının ardından 9 metreküpe su alma kapasitesine düşürüldüğünü söyledi. 30 bin nüfuslu mahallenin orta gelirli ailelerden oluştuğunu dile getiren muhtar Yıldırım, dere çevresinde bulunan evlerin yıkılması yerine derenin üzerinin açılarak ıslah edilmesi gerektiğini söyledi. Derenin 3 kilometrelik bir kısmının mahallelerinden geçtiğini belirten muhtar yıldırım, “Derenin DSİ tarafından ıslahının yapılması gerekiyor. 5 yıl önce belediye tarafından ıslahı yapıldı ama hem der daraltıldığı hem de aşağı tarafın kapalı olmasından kaynaklı su taşkınları yaşandı. Derenin gelen suyun metreküpüne göre ıslah edilmeli. Buraya gelen suyun miktarı 18-20 metre küp arasında ama yapılan ıslah dereyi 9 metreküpe düşürdü. Yalınayak Deresi yıllardır doğal halinde idi, o zamanlar böyle afet yaşanmamıştı. Derenin Büyükşehir Belediyesi tarafından ıslahı yapıldı. Dere 9 metreküp su geçme kapasitesi ile ıslah edildi ancak dere 18-20 metreküp su alma kapasitesine sahip. Bu yüzden fazla su dışarıya taşıyor. Ancak burası 20 metreküp sutaşıma kapasitesine getirilse bile aşağı taraf kapalı olduğu için biriken suyu kaldırmıyor. Yukarıyı ne kadar büyütürseniz büyütün aşağıyı açmanız lazım. Eski Yalınayak dediğimiz yer 20 metreküp su alma kapasitesine sahipti ama orası da kapatıldı. Derenin yukarıdan başlanarak, denize ulaşan yere kadar üstünün açılması gerekli. Derenin gider yeri dar olduğundan zaman zaman tıkanmalar yaşanıyor. Derenin ıslahı ve çevre düzenlemesi yapılarak mahalleye katkı sağlanabilir” dedi.
“DERE ETRAFINDA 200 EV VAR”
Derenin etrafında yaklaşık 150-200 evin olduğunu dile getiren muhtar Yıldırım, “Yukarı taraflarda yeni yapılan apartmanlarda var. Buraya imar, ruhsat verilirken derenin göz önüne alınması gerekiyor. Eğer daha önceki gibi bir yağmur gelmiş olsaydı binaları da altına alıp yıkardı. Dere ile ilgili gerekli yerlere dilekçe verdik. Büyükşehir 5 yıl önce bir ıslah çalışması yapıldı ama bunu da eksik buluyoruz. Mahalle sakinlerimiz derenin üstünün kapatılmasını istiyor ama derenin üstü kapanırsa daha büyük afetler yaşanır. Vatandaşlarımızın derenin etrafının ıslah edileceğine dair bir bilgi sahibi değil” diye konuştu.
“HER YAĞMURDA KORKUYORUZ”
Sel günü evlerinin giriş katlarının tamamen su ve çamur altında kaldığını söyleyen İnan Karakuş isimli mahalleli, evlerin yıkılmasından ziyade, derenin ıslah edilmesi gerektiğini dile getirdi. Derenin üzerinin kapalı olduğu noktadaki menfez borusunun dar olduğunu ve suyun rahatça gidemediğini aktaran Karakuş, “Toroslar’dan gelen su, çalı, çırpı, tomruk menfezi tıkıyor. Menfezi tıkayınca su kabarıp taşıyor. İş yerim sular altında kaldı, komşularımızın evi sular altında kaldı. Derenin ıslah edilmesi lazım. Belediyeye, valiliğe, bakanlığa dilekçe verildi ama herhangi bir gelişme yok. Bu 3 senede bir tekrarlanıyor. Eğer bir çalışma olacaksa dere ile ilgili çalışma yapılması lazım. Her yağmurda korkar olduk. Biz de çok şükür can kaybı yok ama 4 insan öldü ikisinin halen cenazesine ulaşılamadı. Mal kaybı yerine konur ama can geri gelmez. Biz geçici çözüm değil kalıcı çözüm istiyoruz. 30 yıl içinde burada 3 defa su taşkını yaşandı. Mahallemizin alt tarafında yer alan Güneş Mahallesi kapalı alan olduğu için böyle taşkınlar yaşanıyor. Evimizi kendi imkanlarımızla temizledik hala çamur içinde olan evler var. Sadece evlerimiz değil bahçemiz, ağaçlarımız da zarar gördü” diye konuştu.
“EVLERİMİZ KAÇAK YAPI DEĞİL, VERGİMİZİ, FATURAMIZI VERİYORUZ”
25 yıldır bu mahallede Yalınayak Mahallesi’nde ikamet eden Arif Bilece isimli mahalleli ise, emekli olduktan sonra derenin kenarına evini yaptığını kaydetti. Evini yaptığı sırada mahallenin köy statüsünde olduğunu belirten Bilece, “Bunlar kaçak yağı değil. Vergimizi veriyoruz, faturamızı ödüyoruz. Kimse gelip bizi uyarmadı burayla ilgili. Yukarılara doğru dere boyunca onlarca ev yapıldı. Her şeyimiz yasal. Her zaman bu bölge zarar görüyor. Çaresiziz devletin buna el atması lazım. Evimiz yıkılsa altında kalıp öleceğiz. Selden sonra evin üst katında yaşamaya devam ettik. Başka gidecek yerimiz yok. Zaten maddi imkanımız olsa dere yatağında yaşamaya devam etmeyiz. Bize olanak sağlamaları lazım. Bağımız yok, bahçemiz yok. Evlerin dere yatağına belli bir mesafede yapılması gerekiyordu, o zaman gelip uyarı yapacaklardı. Zamanında önlem alınacaktı, insanlar öldükten sonra çözüm aramanın anlamı yok. Burası yeni bir yer değil, yüzyıldır olan bir yer. Dilekçelerle 25 senede dereyi bu hale getirdik. Muhtarı da aşan şeyler var, yetkilerin ilgilenmesi gerekli” ifadelerini kullandı.