Yüksek yapım ve hizmet maliyeti, rant, bilime uygun olmayan hizmet yapısı, kazanca dayalı sağlık hizmet sunumu ve emek sömürüsü başta olmak üzere pek çok eleştiriyle konu olan Şehir Hastanesi’nin yönetiminden ‘işler yolunda’ mesajı geldi.

Mersin’de 2013 yılında yapımına başlanılan ve 3 Şubat'ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım'ın katıldığı törenle açılan Mersin Şehir Hastanesi, ilk 1,5 ayda yaklaşık 120 bin hastaya hizmet verdi.

“HASTANEMİZİ HER GEÇEN GÜN DAHA İLERİYE GÖTÜRMEK İÇİN ÇABALIYORUZ”

Hastanenin 1,5 aylık dönemini değerlendiren Mersin Şehir Hastanesi Başhekim Yardımcısı Operatör Dr. Abdullah Serin, İHA muhabirine konuşarak, hastanenin 3 Şubat’ta açıldığını, 6 Şubat’ta da ilk hastasını kabul ettiğini söyledi. Açıldığı ilk günden itibaren yoğun olarak çalışmaya başladıklarını kaydeden Serin, “O günden bugüne hastalarımıza en iyi hizmeti vermeye çalışıyoruz. Hastanemiz bu süre zarfı içerisinde yaklaşık 120 bin hastaya hizmet verdi. Bu dönem içerisinde yaklaşık olarak 2 bin civarında ameliyat gerçekleştirdik. Son 15 gün içerisinde günde yaklaşık 9 bin hasta polikliniklere başvuruyor ve ortalama 150 civarında da ameliyat gerçekleştiriyoruz. Şu an hastanemizde 900 civarında hastamız yatıyor. 210 yataklı yoğun bakım ünitemizin yüzde 70’i şu anda dolu. Hastanemizi her geçen gün daha ileriye götürmek için çabalıyoruz. Bunun içinde herkes elinden gelen her şeyi yapıyor” dedi.

“KALİTELİ HİZMET HEDEFİNE TAMAMEN ULAŞILMIŞ DURUMDA”

Hedefleri doğrultusunda emin adımlarla ilerlediklerini vurgulayan Serin, “Hastanemizdeki ana hedefimiz halkımıza daha kaliteli bir sağlık hizmetinin sağlanmasıydı. Bu anlamda hastanemiz mevcut olan eski devlet ve kadın doğum hastanelerinden çok çok daha iyi ve kaliteli hizmet veriyor. Hem hastalarımız hem de çalışanlarımız açısından bu hastanemiz de iyi ve kaliteli hizmet hedefine tamamen ulaşılmış durumda. Daha da iyi olması için her geçen gün çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hastalarımızın daha önce hizmet alamadığı sağlıktaki eksiklikleri bu hastanede tamamlandı. Bu hastanede her türlü hizmetin verilebilmesinden dolayı hastalarımızın şehir dışlarına sevkleri engellenmiş oldu. Aynı zamanda hastalarımız 2’şer, 4’er kişi yatarken şimdi tek kişilik kendilerine özel odalar ve aynı zamanda polikliniklerde hizmet almaya başladılar” şeklinde konuştu.

"HASTANEMİZ HASTALARIMIZIN YANINDA ÇALIŞANLARINA DA EN İYİ HİZMETİ SUNUYOR"

Bu hastanenin hastaların yanında çalışanlara da iyi bir hizmet sunduğunun altını çizen Serin, “Çalışanlarımız için daha ferah bir ortam ve aynı zamanda kendilerini daha iyi ifade edebilecekleri mekanlar oluşturuldu. Hastanemizde mevcut olan 280 poliklinik, her hekimin kendisine ait polikliniğin olması, aynı zamanda poliklinik saatleri dışında kendi aralarında hem hastaları hemde özel hayatlarını konuşabilecekleri konsey adını verdiğimiz bir dinlenme odası oluşturuldu. Servislerde de her hekim için nöbetlerinde ve günlük işleyişlerinde hastalara daha iyi hizmet vermek, kendi durumlarını da daha rahat paylaşabilmek adına odalar temin edildi” ifadelerini kullandı.

Hastanede bin 300 yatak bulunduğunu hatırlatan Serin, “Bin 300 yataklı hastanemizin 280 polikliniği mevcut. Bin 300 yatağın içinde 210 yoğun bakım yatağı, 55 ameliyat odası var. Radyoloji merkezi içerisinde 3 tomografi cihazı, 2 MR cihazı, ultrason cihazları ve her hizmeti verebilecek laboratuvarlar ve diğer patoloji cihazlarıyla beraber tam donanımlı bir hastanemiz mevcut. Hastanemiz 3 Şubat günü doğdu, şu anda yürümekte. Halkımıza en iyi hizmeti vermek için çalışıyoruz. Bu yüzde 90 oranında gerçekleşmiş durumunda. Bunu yüzde 100’e çevirdikten sonra sağlık turizmine geçeceğiz. Daha sonra halkımıza verdiğimiz hizmeti aynı şekilde Türkiye’nin gururu olarak gösterip, yurt dışından gelecek hastalara da vereceğiz. Nasıl ki Antalya turizm açısında önemliyse Mersin’de sağlık turizm açısından bir adım öne çıkacaktır” diye konuştu.

“ÇALIŞANLARYORGUN VE MUTSUZ”

Öte yandan 14 Mart Tıp Haftası kutlamaları kapsamında Mersin’e gelen TTB 2.Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman ve Merkez Konsey Üyesi Dr. Yaşar Ulutaş sağlık kuruşlarında incelemelerde bulunarak, meslektaşları ile buluşmuş, inceleme sonrası Tabip Odası Başkanı Dr. Ful Uğurhan, Şehir Hastanesi'nin verimli çalışmasına olanak olmadığını vurgulamıştı. Sağlık çalışanlarının yorgun ve mutsuz olduğunu belirten Dr. Uğurhan, hemşire ve doktorların hastaya ulaşabilmek için uzun koridorlarda yürümek zorunda kaldığını ve yine doktorların başka bir birimde konsültasyona (fikir alışverişi) çağrıldığında yetişebilmek için yollarda gereksiz zaman kaybettiği söylemişti. 

Dr. Uğurhan, açıklamasının devamında şu ifadelere yer vermişti: “Hasta odaları gereğinden büyük ve her şey düşünülmüşken, çalışanların formalarını giyebilecekleri oda dahi düşünülmemiş. Hasta yakınlarının hasta odalarında diledikleri sayıda ve diledikleri kadar kalması serbest. Bu beraberinde, başta enfeksiyonlar olmak üzere birçok sıkıntıya gebe bir durum. Oysa şu hastaneyi şehrimizin merkezi bir yerine, 500-600 yataklı olacak şekilde, hasta yakınları için mütevazı bir misafirhanesi de olacak şekilde yapsalardı yani otel ayrı hastane ayrı olsaydı, aynı donanıma sahip iki hastane olsaydı ne güzel olurdu. Sağlık çalışanı gözünden baktığımızda bu hastanenin sağlık açısından verimli olması mümkün değil.”