SONER AYDIN

Geçtiğimiz yıl Aralık ayında meclisten geçtikten sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından, kentin anayasası olarak adlandırılan ancak yatırım alanlarının çıkartılıp Akkuyu Nükleer Santrali’nin işaretlendiği 1/100 binlik Çevre Düzeni Planı’na itirazlar artıyor. Mersin’de birçok doğa derneği, STK, siyasi parti planın iptal edilmesi için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne itirazlarını sürdürürken, bir itiraz da Mersin Çevre ve Doğa Derneği’nden (MERÇED) geldi.

Planın tamamına değil sadece Akkuyu Nükleer Santrali’nin işaretlenmesine itiraz ettiklerini belirten MERÇED başkanı Sabahat Arslan, Akkuyu Nükleer Santral’in plandan çıkartılmasını talep edeceklerini açıkladı. 2014 yılında 1/100 binlik Mersin-Adana Çevre Düzeni Planı’nda sadece Akkuyu Nükleer Santrali’ne karşı dava açtıklarını ve açtıkları davanın hala devam ettiğini aktaran Arslan, “Plan yürürlükte iken revizyon yapıldı ve meclisten geçirilerek Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne gönderildi. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü eski planı da revize edilen planın içine alıp onayladı. Bunun üzerine yeniden bir dava açma zorunluluğu doğdu. Bu nedenle bugün revize edilmiş plana itiraz ediyoruz. Revize edilmiş planda işaretlenen Akkuyu Nükleer Santral’in plandan çıkartılmasını talep edeceğiz” dedi.   

“MİLYARLARCA BALIK LAVRASI VE ORGANİZMA YOK OLACAK”

Grup adına açıklama yapan MERÇED Yönetim Kurulu Üyesi ve derneğin avukatı Semra Kabasakal ise, revize edilerek kabul edilen 1/100 binlik Çevre Düzenleme Planı’nın kentin gelecek 100 yılını belirleyeceğini, bu nedenle gelecek kuşakların da geleceğini etkileyeceğini söyledi. Nükleer santrallerin denizden alınacak soğutma sularında milyarlarca balık larvası ve mikro organizma haşlanarak yok olduğunu dile getiren Kabasakal, deniz suyu sıcaklığının yükselmesi nedeniyle tüm ekosistemin bozulacağını, çevreye yayılacak ağır kimyasal elementler ile tüm canlıların yaşamının olumsuz etkileneceğini sözlerine ekledi. Santralin kurulacağı sahanın yakınında uluslar arası sözleşmelerle koruma altına alınan pek çok doğal yaşam alanı ile turizm ve tarım alanının mevcut olduğunu kaydeden Kabasakal, “Öte yandan, askıya çıkmadan yıllar önce devletin resmi kayıtları altına alınan flora ve fauna varlığı ile turizm ve doğal alanlar dikkate alınarak Mersin’deki meslek odaları ve yerel dinamikleri tarafından demokratik ve katılımcı bir süreçte Mersin’in turizm, tarım ve ticaret ile kalkınması planlanmıştır. Akkuyu Nükleer Santral yapımı bu yerel kalkınma planları ile çelişmektedir” diye konuştu.

“NÜKLEER ATIKLARIN NE OLACAĞI BELLİ DEĞİL”

Santralin yapımcı şirketi Akkuyu NGS A.Ş’nin ÇED raporunda, Akkuyu Nükleer Santrali’nden çıkacak nükleer atıkları nasıl yok edileceği ve transferi konusunda güvenli ve tatminkar bir çözüm açıklamadığını aktaran Kabasakal şunları söyledi: “Öte yandan bağımsız nükleer uzmanlarının ve bilim insanlarının Akkuyu’da kullanılacak teknolojinin denenmişliği ve güvenirliliği konusunda açıklama ve şüpheleri vardır. Aynı şüpheler bölgedeki deprem olasılığı için de geçerlidir. Askıya çıkartılan 1/100 bin ölçekli Mersin-Adana Çevre Düzeni Planı, planlama ilkelerine ve hükümlerine aykırıdır ve hukuka uygun değildir. 1/100 bin ölçekli planın hukuksuzluğu mevcut iken anayasamızın 56. Maddesi ile 2872 sayılı Çevre Yasasının 1. Maddesi uyarınca 11 Nisan’da askıya çıkartılan 1/100 bin ölçekli Mersin-Adana Çevre Düzeni Planı’na itiraz ediyoruz ve planın iptal edilmesini talep ediyoruz.”

Açıklamanın ardından MERÇED üyesi nükleer karşıtları topladıkları 1500 itiraz dilekçesini Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne teslim etti.