GİZEM EKİCİ
Özgür Çocuk Parkı’nda bir araya gelen emekçiler öncelikle oturma eylemi yaptı. “İşimizi geri istiyoruz”, “Nuriye Gülmen ve Semih Özakça yalnız değildir”, “İnadına barış inadına özgürlük” sloganları atan gruba CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar da destek verdi.
“BU GİDİŞATA ‘DUR’ DİYECEK BİR TEK GÜÇ VAR”
Burada açıklamalarda bulunan Milletvekili Fikri Sağlar, Türkiye’nin hukuk devleti olmaktan çıkarıldığını belirterek, Türkiye demokrasinin bütün kurum ve kurallarının askıya alındığına vurgu yaptı. “Türkiye giderek dikta rejimi ile yönetilmeye gidiyor” diyen Sağlar, “Tek adam anlayışı bugün Türkiye’nin her tarafını sarıyor. Bu gidişata ‘dur’ diyecek tek bir güç var. O da, cumhuriyete, parlamenter sisteme, demokrasiye, insan haklarına, eşitliğe sahip çıkanlar. Kimlikleri, dinleri, dili, mezhebi ne olursa olsun bu ülkede yaşayan herkesin eşit yurttaş olduğu doğrultusundaki mücadelemiz dünden daha güçlü bir şekilde devam etmelidir” dedi.
Semih ve Nuriye arkadaşlarımız içerisinde bulunduğu sessiz eylem, milyonların sesi olan eylemdir. Düşünün insanlar sadece işi ve yaşaması için kendi bedenlerini ölüme yatırmışsa o ne kadar samimi, güçlü, ülkesine ve insanlarına ne kadar saygı duyduğunu anlayın. Ama bugün ki iktidar ölüme yatan sadece işini istemek için ve bunu samimiyetle ortaya koyanları gözaltına alıyor, tutukluyor, işkence yapıyor. Buna müsaade etmemiz mümkün değil. Şimdi hepimiz nerede olursak olalım, ne düşünürsek düşünelim hepimiz Kürdü, Türkü, Ailevisi hepimiz insanlık dışı faaliyet gösterenlere, OHAL’in kaldırılması için mücadele etmemiz gerekir. Teröre şiddete destek vermek için Katara asker gönderenlere karşı mücadele etmek için, işkenceyi, ölümü reva görenlere karşı mücadele ederek ‘hayır’ diyeceğiz” dedi.
“YÜZ BİNİN ÜZERİNDE KAMU ÇALIŞANI İŞİNDEN ATILDI”
Mersin KESK Şube Platformu adına konuşma yapan Canan Solak ise 15 Temmuz günü FETÖ terör örgütünün darbe girişimi sonrası bütünü ülke de ilan edilen OHAL rejimi ile yürürlüğe konulan KHK sistemi neticeside yüz binin üzerinde kamu çalışanı işinden atılmıştır. OHAL ve KHK’ler ile kamu emekçileri aileleriyle birlikte zor koşullara mahkum edilmiş, çocukları ağır travmalarla karşı karşıya bırakılmış bugüne kadar 37 kişi intihara sürüklenmiştir. KHK ile atılan akademisyenleri, yargısız infazla öldüren gençleri, Gezi Direnişi’nde dövülerek, kurşunlanarak, katledilenleri, cemaat yurtlarında yanarak katledilen çocukları unutmadık” dedi.
Emekçilerin savunma haklarının ellerinden alındığını ve haklarında hiçbir somut, hukuki delil ileri sürülmeden tamamen keyfi ve hukuksuz biçimde ihraç edildiğini söyleyen Solak, OHAL kapsamında ifade özgürlüğü, toplantı ve basın açıklamalarının engellendiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Kendi iktidarlarında insanların ölmemesi için OHAL’i biz kaldırdık diyerek gurur duyan AKP hükümetinin halkları ne hale getirdiğinin resmidir tüm bu olan bitenler. İnsanlar AKP politikalarıyla ölümü göze alarak açlığa yatıyor. Ama iktidar hiçbir şey yokmuş gibi davranıyor.”