İstihdam seferberliği malumunuz…
E tabi işsizlik aldı başını gitti, göstermelik de olsa bir şeyler yapmak lazım!
Gerekçi olalım böyle bir istikrarsız ortamda, ekonomi dibe vurmuşken bırakın yeni işçi almayı, işveren küçülmeye gidiyor!
En büyük örnek Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nın yönetim kurulu başkanı Şerafettin Aşut’un firmasının dahi küçülme gerekçesiyle 20 işçiyi işten çıkarması!
Daha geçen hafta basın açıklaması yapıp, istihdam seferberliği ile ilgili “Gerçekçi olalım” diyen patronların başkanı bile bu seferberliğin içinin boş olduğunu ortaya koymuştu!
Uygulamada da bizim dediğimiz gibi oldu!
Başkan gerçekçi davrandı ve küçülmeye gitti!
Öte yandan kayyumlarla, soruşturmalarla binlerce insan işsiz bırakıldı!
Devlette süreklilik esastır anlayışı bile yerle bir oldu.
İş bilen, kurum hafızası niteliğindeki deneyimli kadrolar işten çıkarıldı!
Mersin’de özellikle Akdeniz Belediyesi’nde bu politika fazlasıyla vücut buldu.
Ancak kayyum bir yandan da basın bülteni bombardımanı ile sürekli daha fazla ve daha iyi işler yapıldığını pompalama çabasında!
Oysa yeni Büyükşehir Yasası ile 65 mahallede hizmet veren Akdeniz’de toplasan 800 çalışan varken ve bu sayı yetersizken işten çıkarmalar amacın farklı olduğunu ortaya koyuyor!
Ama bu işin siyasi boyutundan ziyade sosyal ve ekonomik boyutu daha vahim!
Üstelikte ‘belediyenin borcu çok’ deyip bu durumu meşrulaştırmaya çalışmak hiç etik değil!
Ama en başa dönersek; üretim olmadan istihdam olmaz!
İnşaat sektörünü büyüterek istihdam artmaz!
Ancak Türkiye özellikle son yıllarda her şeyi bir kenara bırakıp adeta bir müteahhitlik ülkesi olma yolunda hızlı adımlarla ilerler oldu!
İstihdamın en büyük sağlayıcıları olan tarım, turizm ve ticaret (küçük esnaf) bitirilmekte!
Mevcut sorunlara rağmen yani her şeye rağmen var olma ve istihdam sağlama mücadelesi veren bu sektörler adeta can çekişiyor!
Dolayısıyla istihdam da günden güne azalıyor!
Ama azalan aynı zamanda soysal barış, refah, huzur!...
Artık bunu idrak etmeliyiz!
Gidişat iyi değil!