Hafta sonu birkaç dostum “Belemedik Doğa Yürüyüşü var. Gelir misin ?“ dediğin de hiç düşünmeden kabul ettim. Yaklaşık 17 kilometrelik bir yürüyüş idi. Beni bu yürüyüşe iten neden ise 28 yıl kadar önce 4-5 gazeteci arkadaşla gitmem idi. Bu bölgenin yollarını O zaman ki adı ile Köy Hizmetleri yapıyor idi. Köy Hizmetlerinin o zaman ki İl Müdürü Erdal Yıldızlı arayarak davet etmişti. Anılarım vardı ve yürüyüşe yaklaşık 20 kişilik bir gurupla başladık. Başlama yeri de yabancı değil, Tarsus’un Dörtler mevkiinde, yani benim köyümün hemen yanı başı. Dörtler de kahvaltı ilk aktivite oldu. Sonra Kuşluk Köyü yürüyüşün ilk adımlarının atıldığı yer oldu.
Gerçekten de çok güzel bir ormanın içinde başlıyordu yürüyüş ve tabi sonra dökülen sarı yapraklar karşıladı bizi. Ortam tek kelime ile muhteşemdi. Ancak beni en çok şaşırtan ise bu yerin çok bilinir bir yer olma ve yüzlerce minibüs ve midibüsün buraya Belemedik Kanyonu’na doğa severleri taşıması oldu. Önceleri her halde birkaç gurup bizimle beraber yürüyecek demiştim ama çok yanılmışım. Yol boyunca kalabalığın binleri bulduğunu gördüm. Belemedik Kanyonu meğer süper bir yer imiş, biz 28 yıl önce hiçbir şey görmemişiz. Piknik yapıp dönmüşüz. 1916 yılında Almanlar burada neler yapmış.
Bir taraf Toroslar bir yan ise Aladağ lar. Yürüyüş ise gerçekten çok zor. Herkes için çok zorlu olsa da zevkli bir yürüyüş oldu. Burası gerçek bir cevher ama Turizm Müdürlüğü hiçbir şeyin farkında değil. Aynı zamanda Pozantı Belediyesi elinde ki bu cevherin farkında değil. Her hafta binlerce Adanalı, Mersinli ve diğer illerden insanlar buraya akıyor.En küçük bir çöp kutusu, cafe, çay, kahve içilecek oturulacak bir yer yok. Yolda tek gördüğümüz AKUT aracı ve bir de yürüyüşün bittiği yerde Belemedik piknik alanında gördüğümüz emniyet kuvvetleri. Belediyelerin ve turizmcilerin eli buralara değmemiş. Üstelik buralar dan gelir bile elde edebilirler. Ancak bu güzelliklere sadece doğa severler sahip çıkıyor. Bir tane bile çöp görmedim, herkes çöpünü almış yanında taşıyor ve piknik alanında bulunan çöp kutuların atıyor.
Gerçekten de son yıllarda yürüyüş parkurları çoğaldı. Güzel ülkemizin bu kıymetli yerlerini genci yaşlısı merak edip geziyor, sporunu yapıyor. Bu yönde gezi gurupları kuruluyor. Sizlere de tavsiyem evinizde sıkışıp kalmayın veya hafta sonlarınızı lokanta köşelerinde geçirmeyin. Bir kez katılırsanız, inanıyorum ki arkası gelecek. Siz de iyi bir doğa gezgini olacaksınız.